NE OLACAK Kİ?

Aysun “Bugün de bitti ” diye geçirdi içinden. O sırada metrodan inmiş dışarı çıkmak üzere yürüyordu. Yürürken zihnini kurcalayan o soruyu düşünüyordu. Bir yandan da yolda gördüğü her şeyde çiçekçide, otobüste, tabelada sorunun cevabına yardımcı olacak işaretler arıyordu. 

Bir eli sürekli cebindeki telefonunu yokluyordu. Bu duygu onu hem rahatsız ediyor hem de mutluluk veriyordu. Ya da ona öyle geliyordu. Genç kızın elindeki telefon titredi ve daha ekrana bakana kadar aklından milyon tane düşünce geçti ve ekrandaki yazıyı görünce gözleri dolmaya başladı. Oysa daha bir ay önce böyle değildi.

Aysun, hayatı için elinden geldiğince çabalayan, koyduğu hedefler için pes etmeden çalışan bir kızdı. Neşeli bir arkadaş ve okul ortamı vardı.

Ancak hayatını kısa sürede değiştirecek bir şey yaşamıştı. Bir gün sosyal medyadan arkadaş edindi kendine. Hesap isimleri takma isim olduğu için kiminle konuştuğunu bir süre öğrenemedi. Aradan zaman geçmişti artık neredeyse günün her anını yeni tanıştığı kişi ile geçirmeye başlamıştı. Önce hobiler, filmler, diziler, spor, konuşulmuştu. Tabi kendi kendini kandırırcasına bir de “Ne var ki bunda?” soruları ile normalleştirmişti. Her şey normal gibiydi. Gittikçe daha özel sırlarını birbirine anlatmaya başladılar. Aileler, anılar… Ne gizlisi kalmıştı ne saklısı… 

İlk zamanlarda aklında “Ne olacak ki! Herkes böyle ilişki kurabilir.” cümlesi vardı. 

Aysun’un gün geçtikçe, sanal ilişkisine ayırdığı vakit artmaya başlamıştı. Hatta derslerini aksatmaya başlamıştı, evde ki sorumluluklarını da yerine getirmiyordu, ailesiyle tartışmayı göze alabiliyordu. Nereye kadar böyle yaşayabilirdi ki? 

Artık hayat ona küsmüş gibi hissediyordu. “Onsuz” geçen her saniye nefes alamıyor gibi hissediyordu… Neden bu durumdaydı? Nasıl bu hale gelmişti? En önemlisi bundan sonra ne olacaktı? Her an ekrana mesaj düşmesini bekleyerek ömür geçer miydi? Her bildirim sesine uyanarak? Gelmediğinde karalar bağlayarak! Sahi! Geçer miydi böyle bir hayat? 

Nasıl geçerdi ki? Hem acı çekerek hem çok severek? 

Belki de çok sevdiğini zannederek?

Aysun, yaşamın kuralları olduğu gibi ilişkilerin de belli başlı kuralları olduğunu neredeyse unutmak üzereydi.

Bir an kendisini düşündü. Hayalini kurduğu mutlu ilişki bu muydu? Hayır, değildi. “ İlişkiyi tek başına yaşadığını fark etti. Aysun’un kafasındaki sorular yeniden şekil almaya başlamıştı. Her şey bir soru ile başlamıştı “Ne olacak ki?” o soru onu şimdi ekrana bağımlı kılmıştı. Kendini çok güçlü hissetmiyordu. Her an aklına o geliyordu. Ama hayatına böyle devam etmek istemediğinden de emindi. 

Şimdi yine bir soru ile değişebilir miydi ki? Ya da dönüşebilir miydi yine o eski neşeli haline? Mutlu bir insana dönüşmek istiyordu Aysun… Mutlu insanlar sağlam bağ kurabilir… Yine aynı soruyu sordu kendisine ama bu sefer farklı niyetle sordu. 

“ Gerçekten ne olacak? Dene Aysun… Bu ilişki böyle gitmez… 

Kalk!… Göğe bak!… Doğaya bak!

Hangi ilişki dengeler bozulunca devam etmiş ki?”

Her şey bir soruyla başlamıştı…Yeter ki insan kendisine doğru soruyu sorsun.

Doğru sorular, doğru kapılara iletir insanı…

Doğru kapılar, doğru kişilere ulaştırır. Ancak doğru kişilerle güçlü bir bağ oluşturulur.

&

Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.

 &

"Bu hayatta insanlar iyi insanlarla karşılaşırlar…
Aslında bu çok önemli değildir…
Mesele iyi insanlarla birlikte olabilmek, "iyi insanlarla iyi ilişki kurabilmektir."

YAHYA HAMURCU

&

&

 KİM KİMDİR

İLİŞKİLERDE USTALIK

BAŞARI PSİKOLOJİSİ