HERKESİN BİR DİLİ VAR
Murat’ın evi, dışarıdan bakıldığında huzur dolu, sakin bir yuvaydı. Herkesin kendi düzeni, kendi alışkanlıkları vardı. Fakat ailede bir kişi, neredeyse herkesin ortak noktasıydı. Seda… Seda, evin ortanca kızıydı. Girdiği her ortamda hemen fark edilen, yumuşak sesi, gülümseyen yüzü ve insanlara yaklaşımındaki sıcaklığıyla dikkat çeken biriydi. Küçük yaşlardan beri bu şekildeydi. Okulda arkadaş canlısı, komşularla iyi ilişkiler kuran, gelen misafiri ilk karşılayan genellikle oydu. Onun için insanlara yakın olmak, samimi davranmak doğaldı. Biriyle konuşurken içtenlikle gülümser, dinler, anlamaya çalışırdı. İnsanlar da bu yönünü severdi. Hatta bazen dışarıdan biri ilk kez evlerine geldiğinde, aileden en önce Seda’yla kaynaşırdı. Ama bu tarafı, her zaman herkes için konforlu değildi. Ablası Aslı Seda’nın aksine, daha mesafeli ve kuralcıydı. Çocukluğundan beri her şeyin bir zamanı, bir şekli, bir sınırı olmalıydı onun gözünde. Tanımadığı insanlara kolay güvenmez, samimiyet kurmak için zaman ...