HAYAT AJANDASI



Her şey kontrolümde mi? 

Derya, kariyerinde oldukça başarılı, çalışkan ve planlama konusunda usta bir CEO asistanıydı. Sadece kendi hayatını değil, patronunun yoğun iş temposunu da büyük bir titizlikle yönetiyordu.

Toplantıları organize ediyor, dosyaları kusursuzca hazırlıyor, zamanlamayı neredeyse bir saat gibi yönetiyordu. İşinde gösterdiği özen ve profesyonellik, onun sadece patronunu değil, çevresindeki herkesi de etkiliyordu. Derya, şirketin göz bebeğiydi.

 



Şimdiden, patronu Ömer Bey’in iki yıllık tüm toplantıları, işleri, projeleri, imza atılacak dosyaları, yurt dışı seyahatleri hepsi planlanmıştı. Biletler alınmış, rezervasyonlar yaptırılmış, kuru temizleme düzeni bile ona göre ayarlanmıştı.

Derya, kendi hayatını da çok planlı ve programlı yaşamayı sever. Kiminle ne zaman ne kadar süreyle görüşeceğini önceden belirler ve ajandasına kaydederdi. Ajandasını her gün kontrol eder ve ona göre hareket ederdi. Birden fazla ajandası olup, iş yeri için ayrı, kendisi için ayrı, ailesi için ayrı, arkadaşları için ayrı, gelecek planları için ayrı… 

Hiçbir şeyi riske atmaz önceden hazırlar aksi takdirde rahat uyuyamazdı. ‘’Ya bir şeyler ters giderse? Ya hesaba katmadığı bir şey olursa? Böyle olmamalı’’ o yüzden önceden her şeyi planlardı.

Kendi planlı hayatında yaşayıp giderken bir gün hiç beklemediği bir şey oldu, annesi ile babası ona sürpriz ziyarete geldiler. Derya annesini ve babasını kapının önünde görünce nutku tutuldu. Ne diyeceğini bilemedi. Öyle ki gelmelerine bir an sevinmediğini bile düşündü. Ailesini içeriye aldı, onlara güler yüzlü davranmaya çalıştı ama aklına binbir türlü şey vardı. Tam o sırada annesi Aysel Hanım;

“Kızım biz babanla sende bir ay kalalım diyoruz, ne diyorsun? Seni özlüyoruz beraber vakit geçirmiş de oluruz. Hem akrabalarla da görüşelim istiyoruz. Sen ne dersin?’’ diye sordu.

Bu soru, Derya’nın bir aylık planını alt üst edecekti. Kontrol edemediği bir şey oldu!  Asıl soru “Şimdi ne yapacaktı?” Nasıl tepki vermesi gerekiyordu? Depresyona mı girmeli? Planları iptal edip yeniden mi organize etmeli? Ya da başını alıp uzaklara mı gitmeliydi?



Derya bunları kendisine sorabildi ama insanoğlunun çoğu bu soruları sormak için geç kalıyordu.

İnsan ne kadar planlı olmalıydı? Çok mu az mı? Yoksa o planların içerisinde doğaçlamayı mı öğrenmeliydi? 

İnsan, bu hayatta her şeyi kontrol edemeyeceğini anladığında; kendi minik planları içinde doğaçlayabildiğinde, aşırıya kaçmadığında ve dengeyi sağladığında mutlu ve başarılı olur.

Derya, işte o an bunu anladı. Panik olmak, kendisini aşağıya çekmek yerine hayatın sürprizlerini kabul etti. Planlarını en baştan yaptı. Bu sefer içerisinde ailesi de vardı.

Peki bir gün uçağı kaçırırsa, oteldeki rezervasyon bir şekilde iptal olursa zaman ne yapmalı? Yeni bir çözüm mü bulmalı insan yoksa, depresyona mı girmeli? 

Hayat sadece bir ajandaya veya birkaç ajandaya sığar mıydı? 



Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar. 

&

"İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,

En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.

Aynadaki kişi…

Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"


Yahya Hamurcu


&










Yorumlar

  1. Kaleminize sağlık 🌸
    Dengede olmamız gerektiği çok güzel özetlenmiş 🙏🏻

    YanıtlaSil
  2. Kim kimdir almadan önce okusaydım hiç anlamazdım… Ama artık çok iyi anlıyorum Derya’nın ne hissettiğini :) Ve hayatımdaki Derya’ları…

    YanıtlaSil
  3. Esneyebilmek ve bazen akışa bırakabilmek önemli…

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

KİM KİMDİR?

SAKINDIRMA MARİFETİ

BİRLEŞEN