İKİ KANATLI KUŞ
Sema sabah erkenden uyanıp mutfağa girdi. Misafirler gelecekti, hemen hazırlıklara başladı. Mutfakta hazırlık yaparken güneşin pırıltısı, gelen kuş seslerini de duyunca dayanamadı balkona çıktı mis gibi havayı içine çekti. Bugün dünden daha güneşli diye düşündü.
Hazırlıklar neredeyse tamamdı, poğaçalar fırından çıkmak üzereydi sarmalar tabakta yerini almış, salatanın sosu kalmıştı. Poğaçalar çıksın peşine böreği sürecekti fırına. Bu fırın biraz yavaş pişiriyor, önceki olsaydı tamamdı şimdi hepsi. Sema bir taraftan hazırlık yaparken bir taraftan da hep bir şeyleri kıyas yaptığını fark etti.
İnsan zihni hep mi kıyas yapar diye düşündü. Günün güneşini o haftaya göre kıyaslıyoruz, kullandığımız eşyaları kıyaslıyoruz, çocuklarımızı hatta eşlerimizi kıyaslıyoruz. Bir söz söylenir “yeni gelen eskisini aratmasın” diye yine bir kıyas yapılmış. Kıyasla çalışan bir mekanizmamız var.
Peki, kıyasımız nasıl olmalı? Diye sordu kendine
“Komşunun çocuğu ne kadar da uslu…”
“Bak ablanı örnek al, nasıl da düzenli.”
“Senin dağınıklığın ne olacak böyle bak ablana hiçbir eşyasını kaybetmiyor, sana her hafta suluk alıyoruz.”
“Çocuğum az gül misafir gelince sevecen davran, bak kardeşin öyle mi, sen odadan çıkmıyorsun… “
Kıyaslarımız uzar gider… Peki doğru kıyas nasıl olmalı?
Sema zilin çalması ile irkilerek düşüncelerinden sıyrıldı ve kapıyı açmaya yöneldi. Beklediği konukları gelmişti. Onları salona aldı ve hazırlıkları tamamlamaya devam etti.
Masaya beyaz örtü serildi, ikramlıklar kondu. Çaylar servis edildi, başladı hoş sohbet. Misafirlerden Aydan Abla’nın biri dokuz, diğeri altı yaşında iki kızı vardı.
- Kızları niye getirmedin Aydan Abla?
- Zeynep gelmez zaten mümkünse evden çıkmıyor. Evde tek bırakmadığımı bildiği için burası mı teyzesi mi bir düşündü, teyze evini seçti. Orada evdeki gibi rahat ediyor. Ayşe de ablası gelmeyince gelmedi.Ayşe sever aslında kalabalık ortamları, konuşmayı da sever. Geçen gün öğretmeni mesaj atmış, “evlilik yıldönümünüz kutlu olsun” diye önce şaşırdım nasıl bilebilir diye sonra ah Ayşe’m senin işlerin yine. Ağzında bakla ıslanmaz, araya sıkıştırmış bu haberi de öğretmenine… hoşuma gitmedi değil, hiç beklemediğim yerden tebrik almak da güzelmiş…
Zeynep’e gelince o Ayşe’ye göre daha mesafelidir. Onun gibi çok konuşmayı sevmez. Öyle her meseleyi ulu orta yerlerde de anlatmaz. Biri sesli diğeri sessiz ikisi de evladım ama ikisi de birbirinden farklı. Nasıl oluyor da bu kadar farklı oluyorlar…
Aslında sadece Zeynep ile Ayşe değil, herkes birbirinden farklı. Bana da benzemiyorlar…O zaman Ayşe’yi Zeynep ile kıyaslamak ne kadar doğru? Birinin kolaylıkla yapabildiğini, diğeri yapamıyor. Bu onu diğerinden daha marifetsiz yapar mı
- E abla ne yapacağız o zaman?- Valla ben Zeynep biraz daha sesli, dışa dönük olsun istiyorum, Ayşe’nin ise biraz daha sessiz… ama Zeynebin Ayşe, Ayşe’nin de Zeynep olmasını istemiyorum ki… İkisinin de daha iyi olmasını istiyorum, o ondan alsın biraz, o da ondan. Yeter.
- Ayy doğru söylüyorsun abla.O zaman yapmamız gereken ne?
Kendimizi tanıyıp güçlü ve zayıf yönlerimizi keşfedip kıyasımızı da ona göre yaparak yol almak olabilir mi? İşte o zaman iki kanatlı kuş gibi uçar gideriz…Peki İki kanatlı kuş olmam için;
Güçlü olan yönlerim neler?
Ya da geliştirmem gereken zayıf yönlerim neler?&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.
&
&
İnsanın kendini keşfetmesi ne kadar da önemli. Kendimizi kendimizle kıyaslayıp önümüze bakarsak mutlu da oluruz başarılı da.
YanıtlaSilEn doğru kıyas insanın kendini dününe göre kıyaslaması
YanıtlaSil..tabi öncesinde güçlü ve zayıf yönlerini bilmesi ve ona göre gelişim alanını tespit etmesi... Örneklerle çok güzel aktarılmış, kaleminize sağlık
Sunumu göre neredeyim
YanıtlaSilİnsan tek kanatla uçamaz. 2. Kanat gerekli.
YanıtlaSil🤲🏻
SilDoğru kıyas yapabilmek ne kadar da önemli. Bunun başlangıcı da kendini ve çevrendekileri daha iyi tanımaktan geçiyor. Ne güzel anlatılmış. Teşekkürler🌿
YanıtlaSilGüzel
YanıtlaSilİnsana zor gelen aslında onu yücelten şey... Tam da o zorlandığımız konularda onu iyi yapan birileri çevremizde olur... O bize şifa iken biz ona gıcık oluruz :) Hayat ne garip
YanıtlaSilEn gıcık olduğumuz en çok fayda alacağımız mı yoksa :)
SilKıyaslarımızı öğrenmek ve gelişmek için yapabilmek nasip olsun
Silİki kanatlı kuş olmaya çalışmayı biliyor olmak ne büyük konfor
YanıtlaSilİnsan egosunun zıttına davranmadan nasıl gelişebilir... Nasıl iki kanatlı kuşun uçması gibi hedefine giderken dengeli, ölçülü olabilir... Peki insan neyi geliştirmesi gerektiğini bilmeden nasıl gelişebilir?
YanıtlaSilAnne evladının tanıdığında kıyasıda ona göre olacaktır. Yani mizacında sakin bir çocuğu hareketli bir çocukla kıyaslamaktan d vazgeçmiş olur :)
YanıtlaSilherieyi bilemeyiz evet ama öğrenebiliriz... bize yazılarınızla farklı pencereler açıyorsunuz teşekkürler...
YanıtlaSilDünüme göre neredeyim. ve dünüme göre ne kadar daha fazla ihtiyaç karşılıyorum. Kıyasımı yapayım bununla birlikte dünüme göre kendimle ilgili...Çünkü bizler neyiz... farklıyız değil mi. nasıl ben kendimden farklı birisiyle kıyas yapabilirim...
YanıtlaSilİnsan kendine de başkalarına da bir kıyas yaparken kendi dünüyle kıyaslıyor olmalı. En adil kıyas yöntemi :)
YanıtlaSilBu sorular üzerine çokça düşünmemiz gereken sorular gerçekten...
YanıtlaSilİnsanı tanıyana hayatı tanıyamıyor, kendini tanıyamıyor, davranışları anlayamıyor, insanlara eksik gözüyle veya herhangi bir seyle bakılıyor. Ne büyük konforlu gerçeği bilmek :))
YanıtlaSilKıyaslarımızı yaparken neye ve kime göre yapıyoruz? Bir ilaç bile herkeste aynı etkiyi göstermiyor, bir parfüm herkeste aynı kokmuyor..
YanıtlaSilHer insan kendine özel, farklılıklarla dolu..
Teşekkürler♡
İnsanın kıyası dününe göre yine kendi olmalı çünkü ancak kendimi kontrol edebiliyorum bir başkasını değil..
YanıtlaSilBir insanın çocuklarının farklılıklarını fark edip bu şekilde hareket etmesi ne kadar kıymetli…
YanıtlaSil