YA OLMASAYDIN?

Akşam güneşi yansımaya başlarken pencerelerden, evlerde bir telaş bir koşturmaca olurdu bu günlerde. Sokağa yayılan mis gibi yemek kokuları, mahallenin fırınından gelen buram buram pide kokusunun peşinde kuyruk oluşturan çocuklar. Ali'lerin evinde de bir koşturmaca vardı. Herkes bir işin ucundan tutmuş koşturuyordu. Ali ise babaannesinin yanında oturmuş duasının bitmesini bekliyordu. Soracağı sorular vardı. - Babaanne arkadaşım oruç tutacakmış ben de oruç tutmak istiyorum ama neresinden tutmam gerekiyor? Babaanne torunu Ali'nin başını okşayarak gülümsedi. - Bir yılda 12 ay vardır yavrucuğum. Bunlardan bir tanesi çok kıymetlidir. Kıymetini biz ölçemeyiz. Ah evladım keşke biz de kıymetini tam olarak bilebilseydik. - Hangi ay babaanne merak ettim, adı ne? - Merak et ki öğrenebilesin evladım. Bu ay ne kadar güzel bir aydır bir bilsen. Bu ayda yapılan her şey çok kıymetli. Ettiğin tebessüm, yaptığın yardım, çocuklara sevgin, yaşlılara hürmetin, anne babana yapıp ettik...