Kayıtlar

çiçek etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

DEDEM VE BEN - İNSANLIĞIN MEMLEKETİ OLUR MU?

Resim
Dedeciğim, seni görmeyeli uzun zaman oldu çok özledim gülüşünü, bana “Aslan torunum” deyişini, sırtımı sıvazlayıp desteğini hissettirişini… Öncelikle sana teşekkür ederim. Yeri geldi bana moral verdin yeri geldi bana ders verdin. İyi ki varsın… Okulumu sormuşsun dedeciğim, evet tatil bitti ve okullar açıldı. Okullarda tüm öğrencilere ilk ders bir video izletildi. Bizler de tüylerimiz diken diken izledik o videoyu.  Sonra tarih öğretmenimiz; “Gençler, şu kapıdan biri gelse ve savaş var kimler gelir dese kim gitmek ister?” diye sorunca tüm sınıf ayağa kalktı.  Biz çok üzüldük, hala da üzülüyoruz. Bir seneyi aşkın bir süre oldu dede. Kardeşlerimizi izledik, annelerimizi izledik, babalarımızı izledik, dedelerimizi, ninelerimizi izledik… Oturduk ekranın karşısına ve izledik durduk. Onlar orada sabretti biz burada sabrettik. Yumruklarımızı sıktık, dişlerimizi sıktık. Yaralandık ve o yara kapanmadan yenisi açıldı, durmadan da kanadı. Dede, bıraksalar var ya… Bir de başka sınıflardan ...

ÇİÇEK AÇMA ZAMANI

Resim
Meryem pencerenin kenarında oturmuş dışarıyı izlerken derin düşüncelere dalıp gitmişti. Son birkaç ayda nasıl da değişmişti hayatı. Geçen bir yıldan bugüne ne çok şey yaşamış ne çok yara almıştı. Evi değişmiş, eşyalar değişmiş hatta sokaklar değişmişti... Artık annesi mutfakta değildi, annesinin evlerinin neşe katan sesi gitmişti. Ahh! şimdi burada olsaydı da eskiden yüksek sesle dinlediğim müziği duyunca “Meryem kızım mahalleyi uyandırma saatin mi geldi?” diye bana tatlı tatlı kızsaydı. Çocukluğumda bir keresinde güm diye bir sesle içeriye geldiğinde beni perde ile yerde sarmaş dolaş gördüğündeki şaşkınlık ifadesi gözümün önünden gitmiyor. “Annecim ben sadece perdeyle birazcık salıncak yapmak istemiştim.” Demiştim de kızmaya çalışırken, tebessümüne engel olamamıştı. Şimdi ise ev sessizleşmiş, sokaklar sessizleşmişti. Akşamları işten gelen babası ve abisi yoktu. Topladığı harçlıklarla bakkala koşturacak kardeşi de göçmüştü bu diyardan.   En sevdikleri yoktu şimdi yanında. Ş...

ZORU KOLAY YAPMAK

Resim
Eve geldikten sonra uzun uzun çiçeklere baktı. Şehir hayatının stresini alan bu birbirinden güzel çiçekler için ne de çok emek vermişti. Aldığı keyfin sebebi gözü gibi baktığı çiçekleriydi.  Halime’nin çiçeklere olan ilgisi küçük yaşlarda başlamıştı. Evlerinin birçok odasını ve balkonlarını, annesinin yetiştirdiği çiçekler süslüyordu. Çiçek yetiştirme konusunda annesini modellemişti. Evine gelen konukları, çiçek köşesini gördüklerinde hem beğeniyor hem de şaşkınlıklarını dile getiriyorlardı. “Bu kadar zahmetli bir işin, nasıl kolaylıkla üstesinden geliyorsun Halime?” bir yandan da tatlı tatlı iltifatlarını ekliyorlardı. Halime iltifattan etkilenmeyip, zoru kolay yapmanın yol yordamını gösteriyordu. “Güzel bir şeye sahip olmak mı istiyorsunuz? O halde onun zahmetini de üstlenmelisiniz ki güzelliği size nasip olsun” derdi.  Halime oldu olası güzele sahip olmaktansa elindekileri güzelleştirme ile ilgilenirdi.  Hale, ne zaman Halime’nin evine gelse çiçeklerini izleyip, nasiha...