DEDEM VE BEN - İŞİN İÇİNDEN NASIL ÇIKARIM?
Dedeciğim,
Son mektubundan sonra problemlerimi çözmek konusunda bana çok güç verdin. Senin sayende doğruyla yanlışı daha kolay ayırt edebilir hale geliyorum. Hayatta birilerinden deneyim alabilmek çok kıymetliymiş dedeciğim, bu süreçte en çok bunu anladım. Fakat gel gelelim benim bu sıralar yaşadığım başka bir problemim daha var… Bazı problemlerimi çözsem de bu konuda işin içinden çıkamadım. Bunu çözse çözse benim aslan dedem çözer dedim.
Dedeciğim, yakın arkadaşım Tarık’ı tanıyorsun. Bize geldiğinde sizi tanıştırmıştım. Tarık ile çok güzel giden bir arkadaşlığımız vardı ama nasıl olduğunu anlayamadım bir şekilde aramız açıldı. Ben arkadaşlığımızı toplamaya çalıştıkça Tarık benden daha da uzaklaştı.
Ona çok değer veriyordum ve hala da çok değer veriyorum. Onun için neler yapabilirim, nasıl eskisi gibi olabiliriz diye düşünüyorum. Aslında onun için o kadar şey yaptım ki yaptıklarımın karşılığı bu muydu diye düşünmeden de edemiyorum dedeciğim.
Tarık aile içerisinde maddi ve manevi anlamda zor zamanlar geçirdi. Bu zamanlarında her zaman yanında olmaya çalıştım. Annemle babamın bana verdiği harçlıklardan her zaman bir miktar ona da verdim. Ama bu aramızda kalsın dede, sadece sana söylüyorum.
Maddi durumundan dolayı arkadaş grubumuz onu dışlamaya çalışsa da ben onu hiçbir zaman yanımdan ayırmadım. Yeri geldi onun için başkalarıyla aramı bozdum, diğer arkadaşlarımın kalbini kırdım. Ama kaç senelik dostum dediğim için de bunların hepsi onun için değer diye düşündüm.
Son zamanlarda Tarık’ın ailesinin maddi durumu yavaş yavaş daha iyi bir duruma geldi. Ben yine de kantinden bir şeyler alırken ona da almaya devam ettim. Geçtiğimiz gün Tarık kantine giderken ondan bir tane su istedim. Onun verdiği cevap ise “Gidip kendin alabilirsin” oldu.
Nasıl anlatsam… Çok kırıldım dedeciğim… Tarık’ı düşündüğüm kadar kimseyi bu kadar düşünmemiştim. Can dostum diyordum ben ona. İnsan kendisine bu kadar iyilik yapana bir su almaktan çekinir mi dede?
Ben işin içinden bu sefer de çıkamadım. Senden yardım istiyorum dedeciğim… Hem Tarık ile aramı düzeltmek hem de onun da bana karşı iyilik düşünmesini istiyorum. Şu torununa bir nasihat verebilir misin?
Ah benim canım torunum,
Öncelikle bu kadar iyi niyetle arkadaşına yardım etmeni yürekten tebrik ediyorum. Aynı zamanda bu durumun seni nasıl üzdüğünü de anlayabiliyorum. Ama inan ki evlat, bu yaşadıklarını birçok kişinin yaşadığını sana temin edebilirim.
Bazen karşımızdaki insanlara fazla verici olabiliyoruz. Onların zor durumda olduklarını düşünüp çok fazla iyilik yapmaya çalışıyoruz. İnsan karşındakine kıymet ve değer verdikçe onun için daha önemli hale geliyor. Ve daha da değer veresi geliyor.
Bunu bir anne ve evladı gibi düşün. Anne için en kıymetli varlığı nedir oğlum? Evladı değil mi? Bazen evladından bir su istemezken onun ayaklarına dünyaları getirdiğini görürsün. Sonrasında ise o çocuk annesine “Sizin kadar kötü bir anne-baba görmedim” dediğine şahit olursun. Oysaki dışarıdan baktığında senin için dünyanın en iyi anne babası gibidir. “Nasıl böylesi bir nankörlük yapar bu çocuk?” dersin.
İşte bunların her birinin bir sebebi var evlat. Verdiklerimizde bir sınır koymadan ihtiyacının da fazlası olanı verdiğimizde karşımızdakini nankörleştirebiliyoruz… Vermenin de bir sınırı olmalı. Her şeyin aşırısı bu hayatta zarardır. Her şeyi dengede yapmalıyız. Arkadaşın zor durumda olduğu için yaptığın şeyler çok kıymetli fakat bunu biraz daha dengeye getirmen gerekir. Bunu yapabileceğine yürekten inanıyorum. Sen elinden geleni yap olması gereken seni bulacaktır oğlum…
DEDEM VE BEN - İNSANLIĞIN MEMLEKETİ OLUR MU?
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.
&
Selamlar, yazıda emeği geçen güzel insanlara teşekkür ederim.
YanıtlaSilÇoğu problemin cevabı olan düşündürten bir yazı olmuş.
Her şeyin aşırısı ilişkileri bozar.
YanıtlaSilEvet bazen daha çok emek verdiğimizde, karşımızdakinin işlerini daha kolaylaştırdığımızda ilişkimiz daha güzel olur zannediyoruz... Oysa ki ilişkiyi asıl sağlamlaştıran şey karşılıklı emek, bedel...
YanıtlaSilHer şeyin aşırısı zarar iyilik de olsa :)
YanıtlaSilHer yapılanın bir sınırı var aslında olmalı da :) çünkü bir süre fayda, zarar veremeye başlıyor karşıdaki kişiye. Canı yanınca bişeylerin ters gittiğini fark ediyor insan. İyi ki yanıyor çünkü insanoğluna bıraksan sınırsız hareket edebilir.
YanıtlaSilKıvam.. sen ne güzel şeysin ☺️
YanıtlaSilKaleminize sağlık🌸
Bedel ödenmeden verilen her şey sana nankörlük olarak geri döner :(
YanıtlaSilAh o kıvamı yakalayabilmek...
YanıtlaSilİnşallah başarabiliriz
SilKaleminize sağlık…🌿
YanıtlaSilİnsanın böyle deneyim transferi alabileceği bir insanın yanı başında olması ne kadar konforlu..☘️
İnsan hep verdikçe daha iyi olucağı düşüncesiyle bozmuyor muydu ilişkilerinin dengesini?? :)
🤩🤲Çok güzel bir yazı olmuş
YanıtlaSilVererek mutlu edemeyen insanoğlu… ah…
YanıtlaSilİlişkilerde kıvamı yakalamak, dengede kalabilmek mutlu olmak için ne kadar da önemli, kaleminize sağlık..
YanıtlaSilBir yemek en güzel ve kaliteli ürünlerden hatta ünlü bir aşçı bile yapsa kıvamı yoksa o yemeği beğenmiyoruz aynı bunun gibi bizim hislerimiz iyi niyetlerimiz çok güzel ama kıvamı yoksa kötü oluyor.
YanıtlaSilKaleminize sağlık
Ne yapıyorsak biz, kendi kendimize yapıyoruz. Verici olmak iyidir diye fazlasını verip, nankörlük görünce de şikayet ediyoruz.
YanıtlaSilBeğenilmek için, değer görmek için vermeye başlayınca niyetimiz de bozulmaya başlıyor. Sonra ben çok fedakarım diye diye gereksiz vererek nankörümüzü yetiştiriyoruz
YanıtlaSilKaleminize sağlık... :)
YanıtlaSilEllerinize sağlık :)
YanıtlaSilkaleminize sağlık :)
YanıtlaSilSıcacık bir hikaye.. Bazen diyoruz ki etrafımızda hemen danışıvereceğimiz birileri olsa, bize pratikteki doğruları söylese, kolay yöntemler verse de kafamdaki düğümler açılıverse.. herkesin mektuplaşacağı bir dedesi yok, evet, ama insanlığın her zamanında "bu işin doğrusu ne acaba" diyen herkese açılan sade bilgiler, yöntemler var ve bir şekilde karşısına çıkıyor...
YanıtlaSilKıvam ne kadar kıymetli…
YanıtlaSil"Verdiklerimizde bir sınır koymadan ihtiyacının da fazlası olanı verdiğimizde karşımızdakini nankörleştirebiliyoruz…" o kadar değerli bir cümle ki... Mesele vermek ya da vermemek değil, mesele ihtiyaç mı gideriyorsun, istek mi...
YanıtlaSil