Kayıtlar

Şubat, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SEBZELİKTEKİ PORTAKALLAR

Resim
Yine alarmdan beş dakika önce gözleri açılmıştı. Daha gün aymamıştı ama yola koyulma zamanıydı. Her zamanki rutinlerini tamamlayıp evden çıktı. Şubat soğuğu iyice kendini hissettirir olmuştu.  Beyaz yanakları soğuğu yediğinde elma gibi kızarırdı. Zaten Aylin kış mevsimini çok severdi…  Severdi sevmesine ama epeyce de üşüyen bir karakterdi. Kış sevgisi onda çocukluktan kalmaydı. O zamanlar mevsimler bu günkü konforunda yaşanmasa da… Çocukluğu sobalı bir evde geçmişti ve kar yağdığında mutfağa gidip bir portakal almak büyük bir hazırlık gerektirirdi. Üst üste kazaklar giyip ayağındaki kat kat çoraplar iyice kontrol edilirdi. Nihayet mutfağa titreye titreye gelinir ve renkli naylon sebzelikten portakallar alınırdı. İşin en zor kısmı sanki burası olabilirdi; Portakalı yıkamak… Kardeşi ondan farkıydı, arada kurallar konusunda kaytarırdı. “Ya, bu sefer yıkamasak hızlıca alıp soba kenarına yerleşip yesek olmaz mı? Hem kabuklarını soyacağız zaten…” Ama ablası Aysun, kuralları es geçme...

ŞAHİT OLDUK EY FİLİSTİN HALKI

Resim
Bu hayatta temiz insanlara yakışan bir takım iyi kavramlar var… İnsanoğlunun gerçek anlamlarını unuttuğu… Unutmakla kalmayıp yanlış yerlerde har vurup harman savurduğu...  Mesela cesaret … Mesela mutluluk … Mesela merhamet …  Mesela teslimiyet nedir… İnsanoğlu bu kavramları seninle hatırladı Filistin halkı…  Seninle şahit oldu bir kavram insan da nasıl vücut bulur…  Seninle şahit oldu, baktıklarını görenler, duyduklarını işitenler, dokunduklarını hissedenler ve gerçekten yüz çevirmeyenler... Elindeki son yemeğini sokakta aç kalmış kediye yediren bir çocuk görünce şahit oldu gerçek merhamet ne…  Günlerce aç kalmasına rağmen son yemeğini ikram eden çocuğu görünce şahit oldu açken açı doyurmak nedir… Yokluğun içinde eğlenebilen, keyif alabilen sizi görünce şahit oldu insan mutluluğun yasası nedir… Şükrün delilini nasıl sunar RABB’ine… Ağlarken gözlerinizin parlamasından belli RABB’inizin “Her zorlukla beraber kolaylık vardır” sözünden emin olduğunuz… Elinde taşla ...

BEYAZ ORKİDE

Resim
Güneşin ışıltısı salondaki perdenin arasından Asya’nın yüzüne tüm parlaklığı ile vuruyordu.  Arabaların caddeden vızır vızır geçiş sesleri ve camı açtığında yüzünü okşayan rüzgârın serinliğiyle gün bir bahar günü daha başlamıştı işte.  Asya’nın gözü bir anda salondaki sehpada duran orkideye takıldı. Çok fazla çiçeğe gerek yoktu aslında. “Şöyle insana umut veren birkaç çiçek salonda dursa yeter” diye düşünürdü Asya. Ama özellikle orkidelere ayrı bir sevgisi vardı.  Nihayet doğum gününde arkadaşlarının aldığı beyaz orkidesi büyümüş tomurcuklanmış ve nerdeyse çiçek açacaktı. Nasıl da sevindi Asya bunu görünce… Oysa o güne kadar kaç tane orkidesinin öldüğünü kendisi bile bilmiyordu. Evde orkidelerinin haricinde bir çiçeği daha vardı. Beyaz çiçek açan barış çiçeği. Asya, çiçek değil mi hepsi aynıdır diye düşünmüştü. O çiçeğe her su verdiğinde orkidelerine su de veriyordu. Aman susuz kalmasın çiçekler diye düşünürdü.  Kısa bir süre sonra ise orkideler çürürdü.  Barış ...

BİLMEK YETERLİ Mİ?

İnsan başarılı olmak ister Bunun için de başarının yollarını arar.. Ve yöntemi öğrendiğinde başaracağını zanneder Oysa bilmek yeterli midir başarmak için?  Peki bilmekten öte neye ihtiyacı vardır insanın? Hayat yolculuğuna "Başarı Psikolojisi" ile yeniden başla...    & Deneyimsel Tasarım Öğretisi   insanın  mutlu, başarılı  olması ve   doyumlu ilişkiler  yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.  & Bu senin yaşamın… Ama, beni de ilgilendiriyor!” Evet, senin yaşamın beni de ilgilendiriyor. Çünkü; aynı zamanda, aynı seyirci karşısında, aynı sahneyi paylaşıyoruz. YAHYA HAMURCU &   KİM KİMDİR    İLİŞKİLERDE USTALIK BAŞARI PSİKOLOJİSİ

HER ŞEY İÇİN ÇOK MU GEÇ?

Resim
Her zaman uyanmakta zorlandığı vakitte bugün ilk kez kendiliğinden gözlerini açmıştı Nilgün. Havaya baktı ve seher vaktinin güzelliğine gülümsedi. Aslında pek de gülümseyecek hali yoktu. Aylardan aralık değildi ama onun için epeyce uzun bir gece oldu. Yarısı uyumakla yarısı düşünmekle geçen bir gece… Nilgün’ün sakin, dingin bir hayatı ve sevdiği bir işi vardı. Yaşadığı hayattan ve halinden memnundu. Ancak ailesi artık evlenmesi gerektiğini düşünüp bu konuda çok baskı yapıyordu. Aslında isteyeni de pek çoktu. Ama o biraz daha beklemek istiyordu. Kendince hedefleri olsa da bu baskılar altında bunalıyordu. Yine böyle bir zamanda bir teklif almıştı.  Necati Bey, bakımlı, boylu poslu, iyi bir ailenin çocuğuydu. Referansı da sağlamdı. Nilgün de ısrarlara dayanamayıp tanışmayı kabul etti. Ve her görüşmede Necati’nin ihtiyaç görmesi, cömertliği ve doğru davranışları onun hoşuna gidiyordu. En sonunda da evlilik teklifine “Evet” dedi.  Fakat büyük bir sıkıntı vardı. Yaşanan ekonomik kri...

CAN ÇIKAR HUY ÇIKMAZ

Resim
7'sinde neyse yetmişinde de odur dediler.  Nasıl yani insan değişmez mi? diye sordum kendi kendime.  Huylu huyundan vazgeçmezmiş... Can çıkar huy çıkmaz...  Zihnimde bununla ilgili atasözleri sıralanmıştı. Ya peki değişenler? Bizim Ahmet amca eskiden çok savurgandı şimdi para biriktirmeye başladı. Hatta borçlarla uğraşan adam şimdilerde insanlara hediye alıyordu. Ne kadar da güzel bir şeymiş hediyeleşmek dediğinde anlaşılıyordu zaten bundan öncesi. Sadece o da değildi. Hemen sinirlenir kalp kırardı. Bu durumdan en çok çocukları şikayetçiydi. Üç laf edeceklerken ikisi burunlarından gelirdi. Memnuniyetsizdi aynı zamanda. Sonrada bu çocuklarla sohbet edilmiyor derdi. Şimdilerde çocukları onunla sohbet etmek için vakit kolluyordu...  Nasıl oluyor da değişmeyen dedikleri şey değişmişti ?  Her söylenen, bilinen doğru değildi demek ki. Çünkü bir şeyin gerçek olması için bunun herkeste aynı işlemesi gerekmiyor muydu?  Düşündükçe konu konuyu açıyordu... Ahmet amcanı...

EVDE KALIRSIN LEYLA

Resim
Mutfak tezgahındaki tepside bardaklar yan yana dizilmişti. Doldurulmak için sıralarını bekliyorlardı. Çaydanlığı eline alınca hatırlamaya çalıştı.  Altındaki tabağında ufak bir kırık olan bardak annesinindi. Onun çayını biraz açık doldurdu. O öyle severdi. Teyzesi çay kaşığını bardağa ters koymuştu. Değişik fikirler hep onun aklına gelirdi.  Komşuları Melahat teyze bulunduğu yere uyum sağlar, birileri gülerse güler, birileri ağlarsa onlarla ağlardı. Çay kaşığı düz olan bardak da onundu. Son olarak altlığı olmayan kendi bardağını doldurdu. Tepsiyi alıp sohbetin koyulaştığı, şuh kahkahaların yükseldiği balkona yöneldi. Bardakları sahiplerinin önüne koyup sandalyesine yerleşti. O sırada teyzesi Hatice masadaki herkese göz gezdiriyordu. Hepsinin onu dinlediğinden emin olunca sesini alçaltarak devam etti. Fısıldamasının sebebi söyleyeceklerinin duyulmasını istememesi değildi. Bu şekilde konuşarak dedikodu yapmaktan hoşlanmadığına kendini inandırmak istiyordu. “Geçen ablama gittim. ...

KİMİM BEN?

Resim
Kahverengi iri gözlü kız sessizce aşağı indi. Etrafa baktı, misafirler içeri girmişti. Gelenlerin ayakkabılarına şöyle bir göz attı. Dolgu topuklu, spor, ince topuklu ayakkabılar. Çeşit çeşit... Çok severdi ayakkabıları. En çok dikkatini çeken topuklu ayakkabılar olurdu. Bazen de merak edip denerdi onları oracıkta. O topuklu ayakkabının içinde büyümüş hissederdi kendini. Büyümek, değişmek demekti onun için. Ayakkabılar gibi insanlar da dikkatini çekerdi Funda’nın. Çünkü insanlar da ayakkabılar gibi farklı farklıydı. Annesi, babası, arkadaşları... En çok da kendisi farklıydı, ona göre. O, ne annesi gibi pratik, hareketli, renkli, şık giyimli ne de babası gibi konuşkan, sohbetli biriydi. Çok konuşmaz, konuştuğu zaman da kısa cümleleri tercih ederdi. Konuşmaya çok da gerek yok diye düşünürdü. Evdekiler “içine kapanık bizim kız” derdi. İçine kapanık cümlesi olumsuzluk hissettirirdi ona. Bir sorun varmış gibi. Onun hassas noktası kokulardı. Çoğu insanın fark etmediği kokuları hemen hissede...

MASUMUN BAKIŞI

Resim
  Bir bakış… Bir bakış insana ne anlatır? Bakış vardır insanın içini açar, İnsana ümit verir, İnsana şefkat i öğretir…   Bir bakış vardır, İnsana merhametin timsalidir.   Onda görürsün kardeşliği, Küçücük yaşta yetişebilmeyi,   Anne olmadan anneliği, Baba olmadan babalığı öğretiverir dünyaya…   Bir bakış vardır, Hani derler ya “Bakınca içimin yağları eridi.” diye, İnsanın kalbindeki buzları eritir, Taşlaşmış yüreğini yumuşatır… İnsanı, sahip olduğu imkanlarından utandırır. Bir bakış vardır,   Beni neden kimse sevmiyor? yerine, Ben neden duruyorum?   Ben ne yapabilirim? Benim elimden başka ne gelir? Diye sordurur bize.   Bir bakış vardır, Uykusundan, yemesinden içmesinden rahatsız eder insanı. Gördükçe deliye döner,   Sıkar dişlerini yapılan işkencelere, Dursa da duramaz yerinde.   Bir bakış vardır, Özür diletir insana … İnsanlığın suskunluğundan,   Görüp de görmezliğinden,   Yüz çevirmesinden, boş vermişliğinden.   S...

İNSAN BİR BAKIŞLA NE GÖREBİLİR?

İnsan bir bakışla ne görebilir? Zaman bu kadar hızlı akıyorken... Nasıl anlar insan yola çıktıklarının ve yolda karşılaştıklarının gerçeğini? Herkes merak eder ama kendi gerçeğini merak edenlerin sorusudur; "Kim Kimdir?" & Deneyimsel Tasarım Öğretisi   insanın  mutlu, başarılı  olması ve   doyumlu ilişkiler  yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.  & "İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,  En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.  Aynadaki kişi... Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"  YAHYA HAMURCU &   KİM KİMDİR    İLİŞKİLERDE USTALIK BAŞARI PSİKOLOJİSİ  

EMRİNE AMADE

Resim
Güneşli günün sabahları başka güzel oluyor diye düşündü. Acaba bu güzel günün hatırına ne gibi şeyler olacaktı. Her günün tadı başkaydı, acaba bugün menü nasıldı? Yataktan kalktı perdeyi araladı, yatakta uyuyan eşine baktı. Nereden nereye diye söylendi. Dün ki lise arkadaşı şimdi eşi olmuştu. Bu ona sıcacık hissettirdi. Nasıl bir babaydı Hakan? Peki Neriman anneliği nasıldı? İlk zamanlar anneliği ve babalığı tam hayallerindeki gibi yaşıyorlardı. Ya sonra… “Emrime amade misin babacığım?” “Emrine amadeyim oğlum.” Roller ne kadar da değişmişti. Arkadaşlarıyla oynadığı zamanda sadece kendi babasının onu izlemeye gelmesi dışarıdan çok güzel duruyordu. Belki de o kadar kişi varken çok güzel bir fırsattı; burada işler benden sorulur diye göstermek. Bakın lider benim, bu küçük yaşta bir de evin lideri oldum bakın! "Babaaaa! bakkala git diyecektim de sen en iyisi eve git sonra gel!" "Tamam oğlum." Biri sanki liderliği kaptırmıştı. Çünkü bir şeylerin yanlış gittiğin...