Kayıtlar

Ocak, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BEN VE SEN... ŞİMDİ BİZ KİMİZ?

Resim
  Yaradılışın güzel varlıklarından biridir insan… Ne güzel yetilerle donatılmış ve yaratılmıştır. Hem güzel hem farklıdır… Üstelik onu diğer canlılardan ayıran seçim yapma yetisine de sahiptir. Kimi zaman neyi seçeceğini iyi bilir kimi zamansa kafası karışır. Ama sonunda bir seçim yapar. Peki burada en çok neye ihtiyacı vardır? Bir amaca … Öyleyse amacı nedir? Neyi neden yaptığı bu kadar önemli midir gerçekten? Mutlu ve başarılı olmak için çabalamaz mı yaşamı boyunca… Olabilir mi peki? Neden olmasın... Bunu daha önce yapmış birçok kişi tanıyorum… Onlar gibi sen de… Öğrenmek deyince merak mı ediyorsun? İşte tam da doğru yerdesin ... Kendini, aileni, çevrendekileri hatta insanı daha iyi tanımaya ne dersin? Kimin kim olduğunu öğrenmek ister misin? Neden sürekli benzer insanlarla takılıyorum, diğerleriyle anlaşamıyorum? Seçim lerimi yaparken neye göre düşünüyorum da hep aynı sonuçlarla karşılaşıyorum? Daha evlenmeden onun nasıl biri olduğunu nası...

ÖYLE DÜŞMÜŞSÜNDÜR Kİ...

Hayatta çıkışlar kadar düşüşler de vardır. Öyle düşmüşsündür ki, daha derin i görmeni sağlar Üzüldüğün şeyler bir süre sonra " İyiki" lerin olmuş Hayatı daha derinlikli nasıl algı larım?  & Deneyimsel Tasarım Öğretisi   insanın  mutlu, başarılı  olması ve   doyumlu ilişkiler  yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.  & "İnsanoğlu, yeryüzünde var olduğundan beri,  En büyük dostu ve düşmanı hiç değişmedi.  Aynadaki kişi... Tek başına neler yapabileceğini keşfet!"  YAHYA HAMURCU &   KİM KİMDİR    İLİŞKİLERDE USTALIK BAŞARI PSİKOLOJİSİ

ARABADA OLMAK MI YOKSA YUKARIDAN GÖREBİLEN OLMAK MI?

Arabada olmak mı? Yoksa yukarıdan görebilen olmak mı? Yolun ötesini görebilse insan daha konfor lu sürmez mi şu hayat yolculuğunu? Başarı Psikolojisi i le olaylara kuşbakışı bakmak ister misin?   & Deneyimsel Tasarım Öğretisi   insanın  mutlu, başarılı  olması ve   doyumlu ilişkiler  yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.  & Bu senin yaşamın… Ama, beni de ilgilendiriyor!” Evet, senin yaşamın beni de ilgilendiriyor. Çünkü; aynı zamanda, aynı seyirci karşısında, aynı sahneyi paylaşıyoruz. YAHYA HAMURCU &   KİM KİMDİR    İLİŞKİLERDE USTALIK BAŞARI PSİKOLOJİSİ

BİR NEDENİN VAR MI?

Hedef ini bir dolu bulut tanelerine bakar gibi bakıp da seçmekte zorlanan   Hayattaki tüm olaylara aynıymış gibi bakan…   Seçim yapmanın öneminden uzak, Belkide kararsız kalan…   Sebeb i belki de henüz nedenini bulamamış olması… Nedeni neden olmaz ki insanın?   Yapacaklarımın nedenini nasıl bulabilirim? & Deneyimsel Tasarım Öğretisi   insanın  mutlu, başarılı  olması ve   doyumlu ilişkiler  yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.  & Bu senin yaşamın… Ama, beni de ilgilendiriyor!” Evet, senin yaşamın beni de ilgilendiriyor. Çünkü; aynı zamanda, aynı seyirci karşısında, aynı sahneyi paylaşıyoruz. YAHYA HAMURCU &   KİM KİMDİR    İLİŞKİLERDE USTALIK BAŞARI PSİKOLOJİSİ

BAŞARI PSİKOLOJİSİ

Resim
  İnsanlar aynı ortak amaç ların peşinden giderler. Ortak amaçlara farklı yollar dan ulaşmaya çalışırlar. Bu amaçlardan biri başarılı olmak. Birçok şey yaparız hayatta… Bambaşka seçenekler arasında aynı şeyin hayalini kurar insan. Aklında hep aynı soru: Başarılı olurum değil mi?  Amaç ortak olmasına rağmen yöntem ler farklı olabilir ama amaç ortak olmasına rağmen tanımlar farklı olamaz. Aynı yere varmak isterken farklı noktalara doğru yola çıkan insanlar, nasıl olur da aynı adrese varırlar? Değişmeyen bir tarif, açık adres gerekir ki insanın adımları amaca doğru olsun. Başarı psikolojisi, senin amacına varman için gerekli yolculuğu anlatır. Geçeceğim sokaklar, yanlış yoldayım herhalde dedirtip dönmeye meylettirecek doğru tüneller... Amaca doğru giden yolda en iyi destek ne olabilir? Doğru tarif?.. Pes edeceğim yol ayrımı gelmeden beni oraya karşı uyaran bir harita? İnsanların çoğu yola çıkmakta zorlanmazlar. Hele ki sebep senin hayattaki ana amaçlarından biri ise… Ama...

İLİŞKİLERDE USTALIK

Resim
  Ustanın İlişkisi… Eşi ile Evladı ile İşi ile… İşe giderken karşılaştığı her şeyle… Satın aldığı ceket ile… Eşinden hayır gören, evladından hayır gören, aldığı ceketinden hayır gören… Hayrı çoğaltabilen… İlişkide usta…   Hayatı göz ucuyla izlemeyen… Gözünün dokunduğu her yeri yeşerten… Ustanın ilişkisi Yenilenebilir ilişki…. Yenilenebilir bir bağ… İşte sorun çıkmadan, Ceketi sökülmeden, Çocuk ağlamadan, Süt taşmadan, İlişkide usta yani leb demeden leblebiyi anlayan….   İnsan bu hayatta ilişkisinde nasıl usta olur? İlişkisini nasıl sürdürebilir kılar? Öyle ya zaman tasarruf zamanı… Tükenen doğal kaynaklar ve çözümü dönüşümlü atıklar… Peki ilişkilerimizdeki tükenen   kaynaklar? Onları da dönüştürebilir miyiz? İnsan kurduğu ilişkiyi   nasıl yenilenebilir kılar? Bir bağ nasıl diri olur? Bu hayatta her şey eskimez mi? Her eskiyenin kaderi aynı mı? Değil mi?...

YALNIZ KALMADAN YALNIZ KALMA

Resim
Eski fotoğraflara bakıp yine Tülin ve Eda’yla geçirdiği zamanlara düşünmeye başlamıştı Başak. ‘’Cumartesileri ne keyifli olurdu. Sabah kalkar kahvaltı hazırlar çeşit çeşit tarifler yapar afiyetle yerdik. Üzerine kahvelerimizi içip espriler yapıp gözümüzden yaş gelene kadar gülerdik. Sonra kendimizi dışarı atar, bisikletlerimizi alıp sahilde bisiklete binerdik, hava soğuksa yürürdük. Ama böyle yorgunluktan ilerleyemez hale gelinceye kadar. Hakkını verirdik. Hava sıcaksa çimlere oturup kitabımızı okurduk, soğuksa sıcacık bir kafeye. Yorgun bir şekilde eve gelince de bir güzel film açar, mısır patlatır çatır çutur ağzımızdan gelen seslerle filmi anlamaya çalışırdık. Pazarları daha çok evde takılır, öğlene kadar uyur, evi temizler, yemek yapar, hayaller kurardık… Hafta içi tabi iş başı… İşteyken bile hemen eve dönmek isterdim. Başka kimseye de ihtiyaç duymazdım. Ne gerek vardı ki? Dünyanın en iyi arkadaşlığı bizimki değil miydi? Şimdi yaptığıma bak. Tek başıma fotoğraflara bakıyorum....

NEDEN BEKARIM?

Resim
Ah alarm sesi… Ne kadar da sevmiyorum seni. Anlamsız ve rahatsız edici ama özellikle bunu seçtim. Neden? Çünkü o tatlı sabah uykusunu terk edebilmemim tek yoluydu. Ha bir de uzağa koymak zorundayım. Olur da kapatacak olursam bir anlık gafletle, uyandıracak kimsem yok. Sabahları beni uyandıracak bir eşim yok. Erkenden kalkıp uykumu bölen bir çocuğum da… Ama işe gitmek zorundayım. Sahi ben neden bekarım hala? Bu konuda bir niyet koymaya karar verdim. Hayat birleşenlerden yana… Tek başına değil bir olmak aile olmak güzel şey. Sonuçta sadece güzel bir evlilik teklifi almak değil mesele. “Seni seviyorum”, “canım balım”, hediyeler bir yere kadar. Hayatın rutinine dönünce asıl ihtiyaç bir yoldaşının olması. Hayata karşı beraber ilerleyebileceğin biri, bir ortak... Evlenen insanlara çok bakmaya başladım bu ara. Tabii ki bu konuda en güzel öğrenme yöntemi deneyim transferi. Çünkü deneme yanılma yapılamayacak kadar ciddi bir mesele bu. Deneyip yanılırsam ne olacak? Onca üzüntü, zaman kaybı... Çe...

KAMİL VE MERAL ÇİFTİ

Resim
Kâmil Abi, yılların abisi. Koskoca adam. Şöyle baktığında yılların izi yüzünden okunan birisi. Saçları dökülmeye başlamış, kırışıklıkları derinleşmiş, dişleri eskimiş. Hani artık hayattaki enerjisi azalmıştır diyeceğin birisi. İnsan böyle birisini gözünde canlandırdığında hayattaki beklentileri de azalmıştır diyesi geliyor. Yani hayattaki istekleri azalmıştır diyeceğin birisi… Oysa Kâmil Abi istekleri konusunda gençliğinden hiçbir şey kaybetmemiş gibiydi. Hala yaşam enerjisi olan, bir fırsatı olsa veya çevrenin laf etmeyeceğini bilse belki de genç bir hanımı olmasını isteyecek birisi. Kâmil Abi bekar mı ki? Yok aslında evli. Ama evliliğinde aradığını bulamayan birisi… Kâmil Abi gençliğinde -ki şu anda da ruhu genç- eşiyle evlenirken, çok mutlu olacağını düşünmüştü. Yani güzel bir kadındı, biraz kısaydı ama olsun. Fakat, yıllar içerisinde güzelliğin çok da önemli olmadığını anlamıştı çünkü insan anlaşamayınca güzellik kayboluyordu. Eeee tabi bir de yıllar içerisinde de güzel...

YET-TİM

Resim
    Yuvarlacık gözleri ile etrafı anlamaya çalışıyordu. Gözlerinin kendisi yuvarlaktı ama o şaşkınlıkla daha da yuvarlaklaşmıştı. Dudaklarında bir “O” harfi. Bakan anlardı, Şaşkınlık nedir? Bakan anlardı, Şaşkınlığın çaresizlikle alakasını, Ne yapacağını bilememe hissini. Ortada kalakalmıştı. Yoksa kimse yolun ortasında öyle beklemezdi. Ancak bilmeyen beklerdi. Yolda kalınmamasını bilen Samet, yolda bırakmak istemedi onu. Kucakladı o miniği. Hani minikler hafiftir de bu kadar mı hafifti? O an tüy gibi gelmişti ona. Çok istediğinden midir nedir, onu oradan kurtarma çabasından mıdır nedir bilinmez ama her şey kolay olmuştu.   “Korkma küçüğüm, her şey güzel olacak.” dedi. Sanki bir şeyi anlayabilecekmiş gibi… Veya kendisi anlatılabilecekmiş gibi…   Anlamak için de anlatmak için de bilinç olması gerekirdi değil mi? Hem yaşı gereği hem de yaşadıkları gereği şu anda bilinç yoktu. O minik eller, o mis koku ne de tatlıydı… Her yer toz duman altı...