Kayıtlar

normal etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

SANA TEPELERDEN BAKIYORUM

Resim
O gün Aslı çok heyecanlıydı. İlk kez İstanbul’a gidecekti. Her güne ayrı kombin, uygun şallar, aksesuarlar, ayakkabılar derken bavul hazırdı. Aslı erkenden havalimanına gitmiş orada beklerken İstanbul’la ilgili araştırmalar yapmaya devam ediyordu. Uçağı tam vaktinde indi ve artık İstanbul’daydı. İçi kıpır kıpırdı... Onu karşılayan arkadaşı Ecrin, İstanbul’da yaşıyordu. İstanbul’da gezilecek yerleri bir turistten daha az bilecek kadar oralıydı! Genelde böyle olmaz mıydı? Yani bir şehri en iyi gezenler turistler iken orada sürekli yaşayanlar o mekanlara hiç uğramamış olabiliyordu.   Yıllardır İstanbul’da yaşayıp Topkapı Sarayı’na hiç gitmemiş olanlar vardı. Ya da kaç kere boğaz turu yapmıştır ki bir İstanbullu? Bursa’da yaşayanlar kaç kere teleferiğe binip, Cumalıkızık’ta kahvaltı yapmıştır ki? İstanbul’da yaşayanlar peki? Kırk yılda bir misafir gelirse belki onunla birlikte…   Başka şehirden gelen öyle mi? Köprüden denize bakınca, vapurla bir yere giderken saatlerce orada dur...

MEĞER YOKLUK VARLIĞIMMIŞ!

Resim
“Kereem…” “Kereeeeem!”   “Kerem oğlum burada değil misin? Uyur gezer mi oldun? Neden beni duymuyorsun?  Elindekileri yere atma dememiş miydim sana!?”  Gün içinde en az 7-8 kere aynı sahne yaşanıyordu Yasemin ve oğlu Kerem için. Evde, okul yolunda, çarşıda ya da misafirlikte… Yer, zaman ve çevredeki insanların kim olduğu fark etmiyordu onlar için. Durum artık çığırından çıkmaya başlamıştı. Neden sürekli aynı olayı yaşıyorlardı ki? Klasik bir Pazar sabahında kahvaltı yaptıktan sonra annesi;  “-Bir uzman görüşü mü alsan Yasemin? ben sana iyi bir doktordan randevu alayım. Ne dersin?” dedi.  Çocuğunun “hasta” olma ihtimali korkutmuştu Yasemin’i; ki öyleyse bile bu daha önce hiç duymadığı bir hastalıktı.  Çocuğunun basit iletişim kurma becerilerini biri çekip almış gibiydi. “4 yaşında daha sosyal, daha pozitif ve iletişime açıktı bu çocuk, neden tersine döndü her şey” diye dertleniyordu. Yaşama sevinci gitti, depresyona girdi de diyemiyordu Kerem için çünkü çocuk...