KENDİNİ SEV
Zehra, yaşadığı sıkıntıları ve bu sıkıntıları hak etmediğini düşünüyordu. Yaşadığı problemleri çözmek için çeşitli tavsiyelere başvuruyordu. Arkadaş ortamları, sosyal medyada açıklama yapan uzmanlar, ilişki koçları… Her birinin tavsiyesini ayrı ayrı deniyordu. "Kendini sev, sen biriciksin, dilediğin gibi yaşa, güçlü ol kendini ezdirme…"
Bu öneriler ile uyguladığı tüm yöntemler onu iyiye götürmüyordu sanki. Bu bozulmanın tek sorumlusu da bu yöntemler değildi elbette. Kendine daha çok değer vermeyi, daha çok tüketim yapma ve sadece kendini düşünme ile ilişkilendirmeye başlamıştı. Böylece Zehra sadece kendine odaklanan "Ben, ben, ben" diyen biri haline gelmişti. Ben değerliyim, bu benim hayatım, canım kendim, önce ben diye diye hayatı sadece kendinden ibaretmiş gibi görmeye başlamıştı.
Dünyanın merkezinde "Zehra" vardı onun için. Zamanla kendi kendine yetebilen Zehra birilerine ihtiyaç duymaya başladı. Hastalandı ama kimse yoktu yanında. Evini taşıdı ama destek olacak biri yoktu yanında. Kendinden başkalarına muhtaç olmuştu. Demek ki insan insanlara muhtaçtı bu hayatta.
Hayatta kendinden başka merak edilesi birçok şey vardı oysa…
Bir bitki, bir hayvan, bir yetim çocuk…
Ne yapıyorlardı? Nelere ihtiyaçları vardı? Başkaları da merak edilmeye layık değil miydi?
Her şey merakımızın yönünün bozulması ile başlıyordu belki de…
Hayatta olup bitene karşı, başkalarına karşı duyarsızlık bir günde olmuyordu…
Peki buradan dönüş olamaz mı? Elbette olabilir…
Bencilleşen, duyarsızlaşan her insan için de bir çıkış noktası vardı. Kendi dışındaki varlıkları düşünmek, onların problemleri için çözüm üretmek insanı bencillikten kurtarabilirdi.
Zehra, bugüne kadar hiç başkasının neye ihtiyacı var diye düşünmediğini fark etti. Sahi annesi, kardeşi, arkadaşı, komşusu neye ihtiyaç duyuyordu? Onların hangi ihtiyacını gideriyordu? İmkanı olanları biliyordu ama bu kez imkansızlık içinde yaşayan insanları, ailesini ve evini kaybetmiş olanları düşünmeye başladı.
İnsan yalnızca "Ben" dediğinde kazanacağı yanılgısına düşüyordu… Oysaki "Sen" ya da "O" dediğinde kendini ihmal etmiş olmuyordu. Aksine duyarlı insan olma özelliği ile kaliteli, bilinçli insana dönüşüyordu. İnsanın kalitesi de yaşamının her alanına, ilişkilerine yansıyordu. Başarılı ve mutlu insana ulaşmanın yolu demek ki çok da zor değildi.
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.
&
Ne kıymetli bir formül; iyi bir ben için iyi bir biz olmak… Bireyselleşen dünyada yazınız ilaç gibi geldi sağolun☺️
YanıtlaSilNe güzel dediniz. Gerçekten öyle
SilSadece kendi ihtiyaçlarını odaklanan kişi kazandığını zannederken kayıplarını göremiyor maalesef . Yaratıcının merhameti ki her yerden dönüş vardır . Yeterki pişman ol ve başkasının ihtiyacına odaklan
YanıtlaSilBelki de "ben" diyen aslında en çok kendimden uzaklaşan kişi...
YanıtlaSil+1
SilBen demeyi bıraktıktan sonra insan aslında kendinin farkına ve çevresindekilerin farkına varıyordu.
YanıtlaSilkeşke söylediğimiz kadar kolay olabilse... Ama bir kere bırakabildi mi ben demeyi... İŞte o zaman görmek lazım insanı nasıl da insan olabiliyor...
SilMutlu ve başarılı olmanın yolunun sen ve o demek olduğunu bilmek ne kadar konforlu🙏🙏
YanıtlaSilİhtiyaç görenin ihtiyacı görülüyor.
YanıtlaSilSenin kazanmanı istedikçe insan kendisi kazanıyor ne ilginç
SilNe güzel bir bakis acisi.. ben hayatimdaki insanlarin hatta gelecek nesillerin ihtiyaclarini merak ettikce kendi ozunu seven, daha huzurlu ve tatmin bir insana donusuyorum.. herseyin ziddina da bakma aliskanligi kazanmak dilegiyle..
YanıtlaSilBir de insan kendi derdini düşünürken çıkmaza giriyor
SilCevap bulamadığı gibi çaresiz hissediyor
başkalarına yardım etmek bu hissi de götürüyor
Çok doğru..
Silsize katılıyorum
SilBen, ben dediğin zaman sadece benle kalırsın… ama sen dediğin zaman hem ben ,hem sen e sahipsin….
YanıtlaSilne kadar da kapsayıcı bir cümle... Çok konforlu hissettiriyor
Silİnsan yalnız kendine bakarak ve severek başkalarını nasıl fark edebilir ki?
YanıtlaSilİnsan başkalarını nasıl merak eder hale gelir? Birilerine emek verdiğinde. Zamanını bilgisini ilgisini verdiğinde…
SilHep ben bilinci ile büyütülen çocuklar merhamet hissinden de yoksun kalıyor maalesef 😔
YanıtlaSilBireysellik ve bencilliğin bu kadar ileri aşamaya geldiği günümüz için formülü ne güzel anlatmışsınız :) ellerinize sağlık 🌸
YanıtlaSilİnsanın başka bir insanı farketmesi, karşısındakini görmesi "ben" den çıkıp "sen"dediğinde oluyor..
YanıtlaSilÇok güzel bir yazıydı kaleminize sağlık
YanıtlaSilİhtiyaç gidermek ne kadar kıymetli bir kere daha gördük. Teşekkürler bu güzel yazı için 🪻
YanıtlaSilemeğinize sağlık...
YanıtlaSilBen’den Biz’e doğru dengeye gelen bir bakış açısı, her bireye nasip olsun dilerim🙏🌸
YanıtlaSilİnsan, gerçek şeyleri dert edinip kıvamında başkasının ihtiyacını gördükçe kendisiyle savaşı da bitmeye başlıyor...
YanıtlaSilGüzel bir detay kıvamında…
SilMerhaba Zehra, artık Sen diyebilmene sevindim. :D
SilKişisellik, bireysellik bu kavramlar, insanı bazen yanlız bıraktığını fark etmesi zaman alıyor.
YanıtlaSilİnsanın mutluluğu biraz da başkalarının mutluluğu için çabalamaktaydı belki de
YanıtlaSilmutlu et ki mutlu olasın ne güzel yasa
Silne demişler? Bir ben var benden dışarı... :)
YanıtlaSil:D
Silİnsanoğlu sadece ben dediğinde kazanacağını zannetti ve yanıldı..
YanıtlaSilOysa kazanmak önce sen demekten geçerdi.. Bilemedi..
önce sen demek egonun nasıl da zıddında bir hamle. insanı güçlendiren yollardan biri.
SilSen senden başkalarının problemlerine destek olmaya çalıştığında, senin problemlerini Allah kolaylaştırıyor , Allah çözüyor. Ne büyük bir lütuf 🤲☺️
YanıtlaSilElinize sağlık bencilliklerimizden alınabilmektedir dileğiyle...
YanıtlaSilSen iyi olursan bende iyi olurum .Birlik bilinci içinde onu da iyi yapmak için çabalarız
YanıtlaSilİnsan başkalarına fayda sağlamadıkça kendine fayda sağlayamaz ki, ben demek için bile önce sen demek gerekir :)
YanıtlaSil"Her şey merakımızın yönünün bozulması ile başlıyordu belki de… " merakın yönü bozulur sonra merak ettiğin bilinç verdiğin şeyler sonra sorduğun sorular sonra aldığın cevaplar...
YanıtlaSilBaşkasına bakarken kendim kazanıyorum... garip garip işler...
YanıtlaSilÇünkü sen bir yerdeki emeğinin karşılığını beklemediğin başka bir yerde problemin çözülünce alıyor ve anlıyordun 😊
YanıtlaSilDünya “ben” in etrafında mı dönüyordu? Yoksa insan sen diyebildiğin de bereketli mi olur?
YanıtlaSil