GÜZELLİK UĞRUNA
Eski bir iş merkezinin ikinci katındaki 8 numaralı dairenin açık kapısından; spa müziği ile birlikte aromatik masaj yağı kokusu sızıyordu; duvarları sararmış içerisine güneş ışığının giremediği o loş apartmana. Kokuyu takip ederek merdivenleri çıkmaya devam etti.
Çok zorlanmadan bulmuştu burayı Ayşe. Bir kadın hızla yanından geçip içeriye girmişti. Randevusuna geç kalmıştı anlaşılan. O kapıdan girer girmez sesler duyuldu;
“Ooo, kimler gelmiş! Hayatım gözümüz yollarda kaldı, nerelerdesin? Ne uzun tatilmiş seninki… Tabii, yeni vücudunla herkes hayran kaldı sana oralarda değil mi? O yüzden de dönesin gelmedi.”
“Sizin sayenizde Fulya Hanım. Burada ne güzel işler yapıyorsunuz öyle. İnsanlar hayran kalmasın da ne yapsın canım.”
“Kızlar Şebnem Ablanıza kahve yapın hemen. Her zamankinden olsun kahvesi. Ne vardı tatlım senin, ipek kirpikle kaş dövmeni mi yenileyecektik?”
“Evet canım ya. Şu yüzümü bir toparlayalım tekrar. Deniz suyu, güneş ışığı derken biraz dağıldım. Güzelliğimden ödün vermeyi sevmem bilirsin.”
“Merak etme tatlım o iş bende. İçin rahat olsun. Geç sen odaya hazırlan. Geliyorum bende.”
Dokuz santim topukluları ve imitasyon deri taytı ile karşılıyordu bugün müşterilerini Fulya Hanım. Masal Dünyası Güzellik Merkezi’nin patronuydu. “Masalsı bir güzelliğe ulaştırıyoruz” hissiyatı vermeye çalışmışlardı sanki bu ismi koymakla. Paketinden bile daha tamamen soyulmamış yeni selülit cihazlarının tanıtımını yapıyor gibiydi; “Tak tak tak” diye ayakkabısından çıkan sesle odadan odaya sert adımlarla yürürken.
Şebnem Hanım’ı odasına uğurladıktan sonra bekleme salonunda oturan Ayşe’yi gördü;
“Merhabalar. Hoş geldiniz. Nasıl yardımcı olabiliriz size? İşlemleriniz ne olacaktı?”
“Şey… Ben internette reklamınızı görmüştüm. İş yerime de yakın olduğunu fark edince öğle arasında gelip bakmak istedim. Makyaj veya estetiksel işlemleri seven biri değilim. Cilt bakımı için gelmiştim. Fiyat ve seanslar hakkında bilgi almak istiyordum.”
“Dilerseniz önce odalarımızı gezdireyim size, yaptığımız işlemleri de görün belki fikriniz değişir. Şunu baştan söylemeliyim ki bu sektörde başarılı isimlerden biriyiz. Tedirgin olmana hiç gerek yok tatlım.” dedi ve başladılar koridordaki odaları gezmeye…
“Toplam yedi odamız var şekerim. Bu odada gördüğün cihazları yeni getirttik. Ciltteki lekeler için birebir. Bak önce kendimde test ettim. Nasıl güzel ve yumuşacık baksana yüzüme.” Diyerek Ayşe’nin ellerini yanaklarına değdirdi. Ayşe bu durumdan rahatsız olduğunu vaktinin de azaldığını anlatmaya çalışsa da pek başarılı olamamıştı. Diğer odanın kapısına varmışlardı bile.
“Bak güzelim şunlar da bölgesel zayıflatma cihazlarımız. Leyla Hanım seansta şu an. Leyla’cığım, Kuzum nasıl değişmişssin sen öyle tanıyamayacaktım neredeyse. Bir de nazlanıyordun yatmam o masaya diye. Bak nasıl da incelmişsin. Tığ gibi olmuşsun tığ…” diye iltifat ettikten sonra Ayşe’yi bir başka odanın kapısına götürdü.
“Burası da burası da epilasyon odamız tatlım. Cihazlarımız en son çıkan modellerden. O konuda baya iddialıyız, mütevazi olamayacağım. Mükemmel geri dönüşler alıyoruz bu cihaz sayesinde.”
“Öyle mi, ne güzel. Sizi de mutlu ediyordur bu durum. Şeyy, benim vaktim azalıyor da cilt bakımı için paketlerinizi ve fiyatlarınızı belirtmeniz yeterli aslında.” Cümlesini zor tamamlayabildi ama kendini bu sefer başka bir odanın kapısında buldu.
“Eveeeet şekerim. Burası da yüz bakım alanımız, kendini güvenle bize emanet edebilirsin. Eşyalarını kapının arkasındaki dolaba yerleştirebilirsin. Arkadaşlar da sana yardımcı olsunlar. Tüm çalışanlarımızın belgeleri var. Hepsi birbirinden güzel işler çıkarıyorlar. Burası profesyonel bir yer, işimizi çok ciddiye alırız. Sen de sakın kaygılanma bu konuda tatlım.
Birkaç tane doktor, hatta profesör müşterimiz bile var. Şurada bir hoş geldin paketimizden yapalım sana tatlım. Asla pişman olmayacaksın.” diyerek Ayşe’yi genç bir hanımın ellerine teslim etti.
Ayşe, biraz tedirgin olsa da kabul etti. Zaten o an ne oluyorsa olayın akışına kaptırıyordu insan kendisini. İlk defa böyle bir hizmet almaya karar vermişti, içi hiç rahat değildi. Sonuçta yüzü söz konusuydu; aslında sadece derinlemesine bir temizlik istiyordu. Keşke “Hamama falan gitseydim ya da evde kendim uğraşsaydım.” dedi ama bunları düşünmek için çok geçti. “Memnun kalmazsam ders olur bir daha güvendiğim birinin deneyimini dinlemeden gelmem böyle yerlere” diye düşünüyordu.
Bir yandan da canı iyice yanmaya başlamıştı. Allah’tan acı eşiği yüksekti “Elektrikli cihazlar kullanılmasın, sevmiyorum” diye uyarmaya çalıştı birkaç kez fakat yine başarılı olamadı.
Başındaki kadın o ara nasıl ikna etti de cihazdaki bütün elektronik aparatları kullandı anlamadı. Acı dışında cızır cızır bir şeyler de hissediyordu yüzünde. Birkaç kez de iğne kullandı yüzünde,
“Azıcık kanıyor ama hiç sorun değil, mükemmel olacak birazdan bitecek işlemlerin.” diyordu. Kadının sesi enstrümantal müzik sesine karışınca ninni gibi geldi Ayşe’ye. “Umarım sterildir o iğneler” diye içinden geçirmekle yetindi.
İşlem bittiğinde birkaç derin yara izi gördü Ayşe yüzünde…
“Bunlar birkaç güne geçer, korkulacak bir şey yok. Harika oldu cildin. Yine bekleriz.” diyerek uğurladılar. Tam çıkarken botoks çok iyi olur senin göz kenarlarına. Perşembe gelsene diye arkasından seslendi Fulya Hanım. Ayşe bir şeyler mırıldanıp kaçar gibi indi merdivenlerden...
Aradan bir buçuk ay geçmesine rağmen yüzündeki yara izlerinden biri hala tamamen gitmemişti. İyice azalmıştı ama deneme yanılma yöntemi ile yaptırdığı bu işlem; neredeyse her aynaya baktığında hatırlatacak kadar belirgindi. Kalıcı ufak bir leke…
Yine de şükretti, iyi tarafından bakmaya çalıştı bu deneyimine. Ya o içerideki masalarda birkaç santim incelmek için makinelere bağlanmış yatan; bir ay içinde bilmem kaç saat verip aylardır bu işlemlere devam eden kadınlar gibi olsaydı? Birden garip bir merhamet hissetti onlara karşı. Hasta olmadıkları halde vücutlarına, yüzlerine bir sürü müdahale yaptıran; bu salonda, bu şehirde, ülkede hatta dünyada kaç tane kadın ve erkek vardır acaba diye düşündü...
Onları buna yönelten ne olabilirdi?
Çok beğendikleri birileri onları çok beğensin mi istiyorlardı?
Yoksa sokaktaki herkes mi onları beğensindi?
Yaşlanmaktan ya da ölümden mi korkuyorlardı.
“Ne ilginç… İsteklerle korkular yan yana…” diye düşündü sonra…
İnsanın yanlış şeyleri isteyip yanlış şeylerden korkması ne büyük esaretti…
Boğazında bir düğüm hissetti sanki ama peşinden gelen gülümsemeyle gevşeyiverdi düğüm. Özgürlük ne güzel şeydi, yanağındaki lekeye baktı ve onu sevdi.
Öğrenmek ne güzel şeydi…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.
&
Hepsi bir illüzyon gibi aslında. Zaten güzel olan kadınlar reklam yüzü yapılıp "Bu işlemler ile siz de böyle olabilirsiniz" yalanı da ortaya atılarak herkes aynı tipe dönüştürülüyor resmen. Bu furyaya girdikten sonra ise artık bir bağımlılık meydana geliyor sanki... Sürekli yenisini yaptırma ihtiyacı... İnsan gerçekten ağaca yaklaşmayagörsün... O meyveyi yiyor mutlaka...
YanıtlaSilBir de başta ufak tefek pek de belli olmayan şeyler zaten diye başlarken artık insanlıktan çıkmış tipler olmaya başlıyorlar ve kendileri bunu göremiyorlar bile
SilSahi kime beğenilesi gelmeliydi insan yada kimden kaçarken beğenilmek isterdi sonsuz güzellik neydi yada nasıl kazanılırdı merak etmemek düşünememek sahteler içinde gerçekten uzaklaşmak neydi
YanıtlaSilÖzgürlük ne güzel şeydi, yanağındaki lekeye baktı ve onu sevdi.
YanıtlaSilÖğrenmek ne güzel şeydi…💕
Kaleminize sağlık..
YanıtlaSilÖzgür olmak, kendi isteklerinin kurbanı olmamak… kendini sevebilmek ne güzel..🪷
Ve bunca olumsuzluğun içinden deneyim çıkartabilmek..🌷
Öğrenmek gerçekten güzel ama inşallah yanlış yapmadan, acı çekmeden öğrenebiliriz.
YanıtlaSilİstekleri kontrol etmeden mutlu olmak mümkün müdür? Ellerinize sağlık.
YanıtlaSilİnsan değiştiremeyeceği kontrolü kendinde olmayan şeylere o kadar takılıyor ki asıl yapabilceği şeyleri unutuyor
YanıtlaSilDeğiştirmeye gücümüzün olmadığı şeylere bile el attıysak vay halimize...
SilKendini olduğu gibi sevebilmek ne büyük nimet
YanıtlaSilGüzelleşme dediğimizde aklımıza direkt güzellik merkezleri, işlemler ve operasyonlar geliyor. Ama belki de güzelleşmenin bambaşka yolları vardır ve o yolları aramak ve bulmak gerekiyordur…
YanıtlaSilÇok akıcı olmuş gözümde canlandı kareler, elinize sağlık. İnsanlara dayatılan sahte güzellik algısı ve o ilüzyonu farkedemeyiş gerçekten çok üzücü :(
YanıtlaSilHer kadın güzeldir oysa :) kendi kendimize yaptığımız kiyaslar bu konuda isteğimizi arttırıyor. Öyle olunca güzel olacak zannediyoruz.
YanıtlaSilKadınlar birbirine mi benzemeye başladı yoksa bana mı öyle geliyor?
YanıtlaSilİsteklerimiz bazen öğrenmemize engel oluyor sanki... İnşallah öğrendiğimiz yöne isteklerimizi de çevirebiliriz ;)
YanıtlaSilİnşallah 🤲🏻
SilHayatı boyunca ona kendini sevmeyi hatırlatacak ufak bir lekesi oldu Ayşe'nin :)
YanıtlaSilDeneme yanılma yöntemini bazı konularda riskli gibi geldi :))
YanıtlaSilElinize sağlık 💐
YanıtlaSilGüzellik algısı değişince olanlar oldu sanırım. Yanlış algı yanlış yollar...
YanıtlaSil