KÜÇÜK ADIMLAR
Sabaha karşı uyandığında camları açmayı ihmal etmedi... Yavaş yavaş gün doğumunun kızıla dönen hareleri, renk geçişleri kendini iyi hissettirdi. Hayatta hiçbir şey birdenbire olmuyor diye düşündü. Yeryüzü bize ne kadar çok işaret veriyordu…
Gün yavaş yavaş kararıyor. Sabah yavaş yavaş gün ışımaya başlıyordu. Mevsimler kıştan yaza, yazdan kışa yavaş yavaş geçiyordu. Hele küçücük tohumun filizlenip topraktan görünmesi yok muydu? Usul usul, acele etmeden gün geldiğinde meyvesini veren bir ağaca dönüyordu.
Merve’nin evliliğinde de böyle yavaş yavaş değişimler olmuştu. Her şey öyle güzel başlamıştı ki... Merve üniversiteyi bitirmiş. Güzel de bir iş bulmuştu ve projelerde aranan, parmakla gösterilen bir çalışan olmuştu. Şirkette yan departmandaki Selim’in ilgisini kısa sürede çekmişti. Selim çok centilmen, kadın ruhundan anlayan bir erkekti. Her yerde karşısına çıkar çeşitli sürprizler yapar ve kendisine hayran bırakırdı…
Merve’nin sevdiği şeylerin çoğunu öğrenmişti, hangi yemeyi sever, nelerden hoşlanır, hangi renk daha çok yakışır, morali bozukken saçlarını nasıl toplar, hangi çiçeği daha çok sever vs… Selim’in gündeminde hep Merve vardı… ve tabii ki evlenme teklifi geldiğinde de Merve için evet demek çok zor olmamıştı…
Rüya gibi bir düğün, rüya gibi birer gelin ve damat... Her şey çok güzeldi, tıpkı masallardaki gibi... Merve bir sene sonra iş yerinde ki kriz nedeniyle işten ayrılmak zorunda kalmıştı. Gün geçtikçe meşgalesi azalmaya daha çok Selim’in üzerine düşmeye başlamıştı. Selim aldığı proje için yoğun şekilde çalışırken o akşama kadar niye benim aramalarıma dönmedi diye şikâyetlenmelere başlamıştı. Zamanla ilgisi daha da artmaya başladı, aramalar mesajlar, şirkete gitmeler derken aralarında sürekli tartışmalar başladı. Kendi de anlamıyordu neden bu hale geldiklerini. Oysa Selim öyle miydi? Sesini duymadan gününe devam edemeyen, kapısında serenat yapan adam neredeydi? Gerçekten sorun Selim'in ilgisizliği miydi yoksa yapacak bir şey bulamayışı mı? Eskiden onunda bir işi vardı ve ikisi de yoğun çalışırken birbirlerine daha az vakit ayırabiliyorken daha huzurlulardı. Peki değişen ne olmuştu? İşten çıkmış eviyle daha çok ilgilenir olmuştu. Yemekler yapıp masa başında beklemeye başlamıştı. Selim’in bazı akşamlar geç gelmesi Merve’yi çok üzüyordu. Ama bunlar yeni şeyler değildi daha önceden de olurdu. Merve her geçen gün daha çok ilgi bekler olmuştu. Selim ise iş ile ilgili yoğundu…
Yaşadıkları süreci düşünmeye başladı. Kendi meşgaleleri varken Selim’den talepleri bu yönde değildi. Özler ama günde bazen bir kez konuşur hallerini sorarlardı birbirlerine. Merve bu duruma nasıl geldiklerini düşünürken kendisinin yapacak bir şey bulamadığında şikayetlerini arttırdığını ve bunun da Selim’le arasını açtığını fark etti. Sürekli anlatmaya çalışıyordu ama bu kadar çok konuşması Selim’in ilgisizliği ile sonuçlanıyordu. Eskiden bu kadar anlatmadan dinlerdi halbuki… Belki de bu duruma gelme sebebimiz benim isteklerimin artmasındaydı diye düşündü…
Birkaç gün aramaları azalttı. Kendine yeni uğraşılar buldu. Yürüyüşe çıktı. Arkadaşlarıyla görüştü. O gün eve geldiğinde yemek hazırladı, eşini bekledi. Selim yorgun argın kapıdan girdiğin de sürekli sorduğu soruları yine sormadı. Yemek yedikten sonra çaylarını yudumlarken, o çayını aldı ve içerde kitap okuyacağını söyledi güler yüzle. Odasına çekildi. Selim bir süre sonra yanına geldi. Onu merak etmişti. Bir gariplik olduğunu fark etmişti.
İnsan hangi sebeplerle nereye geldiğini anladığında, artık sebepleri nasıl değiştireceğini de anlamış oluyordu. Merve için küçük ama etkisi büyük bir adımdı artık. Ne yapması gerektiğini biliyordu…
Çünkü artık biliyordu ki ilişki demek sürekli arayıp kendini hatırlatmak değildi.
Sürekli beni araması da değildi.
Peki o zaman ilişki neydi?
&
Deneyimsel Tasarım Öğretisi insanın mutlu, başarılı olması ve doyumlu ilişkiler yaşaması için tutarlı, faydalı, uygulanabilir ve anlaşılır bilgiler sunar.
&
YAHYA HAMURCU
İnsan düşününce bir çok konuda çözümün kendisinde olduğunun farkına varabiliyor.
YanıtlaSilİnsan farkındalığını arttırınca problemin çözümünü de anlama hakkı doğuyor.
SilNeydi o zaman ilişki? Ne güzel bir soru.. ne kadar ihtiyaç olacak ve gerçeği bulmamıza yardımcı olacak soru.. DTÖ der ki konu ne olursa olsun
YanıtlaSil“miktar arttıkça etki azalır.” der. Ne güzel der..
Her şeyde ihtiyaca göre iletişim, ihtiyaca göre ilişki şifa karşındaki insana…🤍
Kavramların gercek anlamlarını bilmek kadar büyük bir konfor yok. İlişki ne demek bildiğinde insan yaşadığı şeyin ne olduğunu ya da olmadığını da anlıyor…
SilNe yapılmaı gerektiğini bilmek kısmı hepimize nasip olur inşallah
YanıtlaSilŞu hayatta her şey benim yapıp ettiklerinde ilgili
YanıtlaSilKaleminize sağlık
YanıtlaSilİnsan probleminin farkına varınca çözümü bulmakta zorlanmıyor 🤍 Tebrikler ve teşekkürler
YanıtlaSilçok güzel anlatmışsinız..
Kaleminize sağlık, ne kadar güzel bir yazı olmuş. Değişim er zaman ziddina hükmeder 🌿
YanıtlaSilİnsan karşısındaki insana yer açtığında dengeye geliyor çoğu şey. Hep veren hep alan olmak değilmiş doğru olan.
YanıtlaSilİlişki demek sürekli aramak değildi...
YanıtlaSilAilemizden sevdiğimiz insanlardan hep ilgi görmek istiyoruz. Biraz kendimizle ilgilenmeye başladığımızda aslında çevremizden de beklentimiz azalıyor.
YanıtlaSilİnsan hangi sebeplerle nereye geldiğini anladığında, artık sebepleri nasıl değiştireceğini de anlamış oluyordu.. Ne doğru bir cümle...Ve sonra hersey değişiyor..
YanıtlaSilNeyin miktarını fazla kaçırdıysak zaten şu hayatta orada hep bir problemle karşılaşıyoruz. Dengelemeye çalışınca işler nasıl da değişiyor...
YanıtlaSil"İnsan hangi sebeplerle nereye geldiğini anladığında, artık sebepleri nasıl değiştireceğini de anlamış oluyordu" ve sonrasında kendi hayatının stratejisti oluyor. Kendi hayatının stratejisti, bu hayatı daha üst kalite de yaşar...
YanıtlaSilDengede olmak ve dengede kalabilmek...
YanıtlaSilİnsanin insanı sahiplenmesi ne kadar tehlikeli. İlişkiler de hep hep hep birlikte olma isteğinin o ilişkiye nasıl zarar verdiğini anladığımızda çözümde yine hayatımızın diğer alanlarında üretimde olmak... Dengeler bozulabilir zaman zaman ama artık elimizde nasıl düzeleceği ile ilgili ölçüler var... Çok sukur.. Teşekkürler bu güzel yazı için...
YanıtlaSilProblemin gerçeğini bulmak çözüm hakkını da veriyor, emeğinize sağlık ne güzel anlatmışsınız
YanıtlaSilSadece isimler değişiyor ama hikayeler hep aynı... Bir kere yasayı bildiğinde... O zaman anlıoyor insan... sen değiş dünya değişsin...
YanıtlaSilTebrikler👏🏻 Hiç bir şey birden bire olmaz, emek ister, zaman ister..
YanıtlaSil"Kaçan kovalanır" ama her kaçan kovalanmıyor... O zaman burada başka bir detay var. Acaba nedir? :)
YanıtlaSilRabbim ,Kıvam yakalayabilenlerden olmayı nasip etsin.
YanıtlaSilRabbim ,Kıvam yakalayabilenlerden olmayı nasip etsin.
YanıtlaSilİnsan ilişkilerinde kıvam yakalayabildiğinde hayatı ne kadar da konforlu hale geliyor
YanıtlaSil