Kayıtlar

güzel etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

KİMSEYE ETMEM ŞİKAYET

Resim
Sıcak bir yaz günüydü... Neşeli bir şekilde evden çıkıp denize gitmek için arabaya doğru ilerliyordu Yılmaz ailesi. Herkes denize gitmenin heyecanını ve mutluluğunu yaşarken bir tek Kübra’nın yüzü gülmüyor, erken kalktıkları için söylene söylene etrafı seyrediyordu.  Oysaki tüm kış boyunca “Yaz gelse de denize gitsek” diye dertlenen de yine kendisiydi... Annesi içinden “Bu kız çocukluğundan beri değişmedi hep mızmızdı yine mızmız...” diye geçiriyordu. Kübra kardeşlerinden çok daha güzel ve dikkat çeken biriydi fakat doğuştan bir kalp hastalığı vardı. Hastalığından dolayı çocukluğunda üstüne çok titrenmişti. “Yeter ki ağlamasın” diye ne isterse yapılmış yine de mutlu edilememişti. Sıkılgandı, sürekli bir şeyler ister, istediği şey olmadığında çevresindekilere dünyayı dar ederdi. İstekleri gerçekleştiğinde de sonuç pek farklı olmazdı. Bir süre sonra başka şeyler talep eder, bu sefer de onlar olmadığı için şikâyet ederdi...  Hastalığından ötürü kendisine her güzel şeyi hak gören ...

AH ŞU TUHAF TİPLER

Resim
Elif üniversiteden dereceyle mezun olmuş ve ülkenin en iyi şirketlerinden birinde işe başlamıştı. Çalıştığı şirkette yaptığı işlerle adından söz ettirebilmişti. Çocukken olan azmini büyüdüğünde de kaybetmemişti. Öyle ya hayatta kimi insanlar azimli iken kimileri de hırslıdır.   Azimli insanlar, istikrarlı bir şekilde ilerlerken hırslı insanlar bir süre sonra aynı performansı sağlayamazlar. Elif’inde bu başarısında azimli olmasının payı çoktu. Hem akademik hem iş hayatında elini neye atsa başarılı olurdu Elif. Ama bir problem vardı. Sosyal hayatında kimseyi anlamıyor ve kimse de onu anlamıyordu. ‘Hayatta ne kadar tuhaf tipler varsa hepsi de beni buluyor’ diye düşünürdü. Her insan bir yerlerde başarılı olabilirken bir başka yerde o başarıyı yakalayamayabiliyor. Bazen bir yerde doğrular yanlışlardan daha fazlayken bazı yerlerde yanlışlar daha fazladır. Elif’e göre kendi özellikleri, her insanda olması gereken özelliklerdi ama herkes çok farklıydı. Bu nedenden dolayı hayatının genelind...

MUTLULUĞUM NEDEN UZUN SÜRMÜYOR

Resim
Koltukta oturmuş açık pencereden dışarıyı seyrederken sonbaharın gelişini doğanın nasıl da benimsediğini fark etti. Ağaçlar sarmaşıklar, yerde biten otlar… Rüzgârın ağaçların arasından geçerken yapraklarla oluşturduğu senfoni, insanın yüzünü okşarcasına değen rüzgâr. Büründükleri renklerle adeta “haberiniz olsun sonbahar geldi.” diyordu.    Bu havalar ona çocukluğunun en güzel anılarını hatırlatırdı. Köyde doğup büyümüştü. Üniversite dönemine doğru İstanbul’a temelli yerleşmişlerdi. Çocukken hep gelmek isterdi İstanbul’a, akrabalarının çoğu İstanbul’daydı. Köyde kışın habercisi olan sonbaharda neredeyse kimsecikler kalmazdı. Yazları şehirlerden insanlar gelir köy dolar taşardı ama sonbaharda herkes yine şehirlere dönerdi. Köy de terkedilmiş bir ev gibi sessiz ve sakin kalırdı Selma’ ya göre. Selma, yazın o canlılığı çok severdi. Sonbahar geldiğinde herkes giderken arkalarından bakarken “Keşke biz de gidebilsek.” derdi içinden. Sonbaharda köyde kış için yapılan hazırlıklar da c...